Bacanağı kurtardılar... "Deniz Feneri" modeli zanlı kurtarma

[exelans]

Ulaştırma Bakanlığı’na uzanan rüşvet ve ihale yolsuzluklarının ortaya çıkmasını sağlayan İmbat Operasyonu’nda (Liman Operasyonu) 14 kişi tutuklandı. Ulaştırma eski Bakanı Binali Yıldırım’ın bacanağı Cemal Haberdar, suçlama sayısı azaltılarak, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Bu gelişme ve İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın operasyona ilişkin soruşturma nedeniyle müsteşar tarafından tehdit edilmesi olayı, yargıya ağır bir baskı kurulduğu kuşkusuna neden oldu.  

İzmir’de yapılan ve 6 ili kapsayan operasyonda gözaltına alınan 25 kişiden 14’ü dün savcılık sorgularının ardından tutuklanmaları istemiyle sulh mahkemesine sevkedildi. “Çıkar amaçlı suç örgütü, rüşvet, ihalelere fesat karıştırmak” gibi ağır cezalık suçlardan yapılan soruşturmada zanlıların İzmir Ağır Ceza Mahkemesi yerine Sulh Ceza Mahkemesi’ne sevkedilmesi, Almanların “Yüzyılın soygunu” dediği Deniz Feneri olayının sanıklarını kurtarmak için uygulanan stratejiye benzer bir strateji izlendiği akla getirdi.

Aralarında Zekeriya Karaman ve Zahit Akman gibi Başbakan Erdoğan’a yakın isimlerin de bulunduğu Deniz Feneri sanıkları, ağır ceza yerine sulh cezaya sevkedilmiş, kısa bir süre sonra da hepsi serbest bırakılmıştı. Yargılamanın sonucu ise hala belli değil. Ankara kulislerinde davanın sürüncemede bırakılarak Akman ve Karaman’ın ceza almadan kurtarılacağı belirtiliyor.

İzmir 7. Sulh Ceza Mahkemesi’ne çıkartılan 14 sanığın tamamı tutuklandı. Bunlardan birinin operasyon kapsamında değil, bir başka suçtan tutuklandığı belirtildi.

Operasyonda önce gözaltına alındığı belirtilen, ancak sonra aranmasına karşın bulunamadığı anlaşılan Haberdar ise dün teslim oldu. Aynı operasyonda gözaltına alınanlar en az 24 saat poliste nezarethanede tutulurken, Haberdar tutulmadı. Haberdar, büyük bir hızla ifadesi alındıktan sonra savcılığa çıkartıldı. Burada da aynı hızla sorgulanan Haberdar, tutuklanması istemiyle yine nöbetçi sulh ceza mahkemesine sevkedildi. Haberdar, nöbetçi sulh ceza mahkemesi tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Haberdar’ın nasıl serbest bırakıldığının sırrı ise avukatı Ahmet Lütfi Akkuş’un yaptığı açıklamayla ortaya çıktı. Akkuş’un verdiği bilgilere göre; Haberdar hakkındaki suçlamaların sayısının azaltıldı, bunun sonucunda da Haberdar serbest kaldı. Akkuş’un bu bilgileri vererek yapılan operasyon boş, gayri ciddi bir operasyonmuş gibi göstermeye çalışması da dikkat çekti.

YEMEZLER AVUKAT BEY

Hürriyet’in Banu Şen imzasıyla verdiği habere göre; Akkuş, Haberdar’ın nasıl serbest bırakıldığına ilişkin şunları söyledi:

"Cemalettin Haberdar hakkında çıkar amaçlı suç örgütü faaliyeti içerisinde 'rüşvet almak', 'rüşvete aracılık etmek' ve 'ihaleye fesat karıştırmak' suçlamaları yöneltilmişti. Halbuki bugün ifadesini verdiğinde mahkemeye sevk maddesi sadece rüşvete aracılık etmek şekline bürünmüştü. Böyle bir şeyinde baki olmadığı zaten çıplak gözle bugün verdiği ifadenin bile incelenmesi suretiyle anlaşılabilecektir. Bu bağlamda dava açılacak. Seyredecek ve göreceğiz.”

GÖRÜNTÜLERDE SUÇ UNSURU DA YOKMUŞ!

20 gündür ilginç bir sürecin yaşandığını, insan haklarının ve hayatın gizliliğinin tamamen ihlal edildiğini savunan Akkuş, “Aslında burada yapılmak istenen şey, operasyonun zamanlaması göz önüne alındığında Cemalettin Haberdar'ın geçerek yakınlarına bir ders vermekti belkide” iddiasında bulundu.

Cemalettin Haberdar'ın basında yer alan görüntüleri hakkında açıklama yapan Akkuş, "Şimdi dosya hakkında gizlilik kararı var. Gizlilik kararı olan bir dosyada, görüntüleri, belgeleri ve fotoğrafları basına nasıl servis edildiği konusunda ben gerek soruşturmayı yapan Cumhuriyet Savcılığı ve adli kolluk hakkında hem HSYK'ya, Adalet Bakanlığı ile hem de İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundum. Hakikaten merak-ı mucip bir şey. Son üç dört gündür. Cemalettin Haberdar'ın videolarıyla yatıp kalkıyoruz. Çok yakında dosya hakkında gizlilik kararı kalkacaktır. Orada sizlerde göreceksiniz, suç unsuru taşımayan şeyler. Görüşmeler bunlar kaydedilmiş ve acımasız bir şekilde basına servis edilmiştir. İnşallah hiç kimse hakkında böyle bir şey olmasını dilemiyoruz" dedi.

ARKADAŞININ RAHATSIZLIĞI İÇİN TA SİVAS’A GİTMİŞ!

Akkuş, Haberdar’ın hasta olması nedeniyle geç teslim olduğunu savunarak, "7 Ocak günü yakalama kararı uygulamak üzere evine gelindiğinde kendisi Sivas'ta idi. Bir arkadaşının, dostunun rahatsızlığı için orada bulunuyormuş. Yakalama kararını görünce gribal enfeksiyon geçiriyor, 'Bunu da atlatayım gideyim' diyerek bana danıştı. Biz dün kendisiyle anlaştık. Akşam arabaya bindik sabah buraya geldik. Teslim oldu” dedi.

UYAP SİSTEMİ KAPANINCA NÖBETÇİ MAHKEME

Haberdar'ın diğer şüpheliler gibi 7. Sulh Ceza Mahkemesi yerine nöbetçi mahkemeye çıkartılmasını ise Avukat Ahmet Lütfi Akkuş, "Bunun nedeni sadece ve sadece emniyette alınan ifade ve raporun sonucunda buraya gelinmesi ve UYAP sisteminin kapanmasıdır" diye açıkladı.

BACANAĞIN SERBEST KALMASINA TEPKİ

Cemalettin Haberdar'ın kardeşi Necmettin Haberdar kararın açıklanmasından sonra “Olay tamamen siyasi" iddiasında bulunurken, tutuklanan 14 şüphelinin yakınları Haberdar’ın serbest bırakılmasına tepki gösterdi.

Aynı operasyonda gözaltına alınan 13 kişi tutuklanırken Haberdar’ın serbest bırakılması, avukatının suçlama sayısının azaltıldığını söylemesi ve söz konusu operasyon nedeniyle Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kenan İpek’in İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Şan’ı tehdit ettiği ortaya çıkması; Haberdar’ın savcılık üzerinde ağır bir baskı kurularak serbest bıraktırıldığı kuşkusunu gündeme getirdi.

Gazetecileronlie.com